Yaşlılarda Rektum Kanseri

Yaşlılarda Rektum Kanseri

Kalın bağırsağın son kısmında (rektum) oluşan bir kanser türüdür. Yaşlılarda rektum kanseri polip adı verilen iyi huylu büyümelerle başlar ve zamanla kansere dönüşebilir. Yaşlı bireylerde daha sık görülür ve risk yaşla birlikte artar. Belirtiler arasında kanlı dışkı, karın ağrısı ve kilo kaybı bulunur. Tedavi cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi ile yapılabilir. Erken tanı, tedavi başarısını artırır.

Yaşlılarda Rektum Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Yaşlılarda Rektum KanseriDışkılama sırasında ya da sonrasında anüsten kan gelmesi. Kan genellikle parlak kırmızı olabilir veya koyu renkte olabilir. Dışkının renginde siyah veya kırmızımsı bir değişim. Kanamanın sindirim sisteminin farklı bir bölgesinden kaynaklanabileceğine işaret eder. İshal, kabızlık ya da dışkının normalden daha ince olması gibi değişiklikler, birkaç hafta boyunca devam ediyorsa işaret edebilir. Karın bölgesinde şişkinlik, kramp tarzı ağrılar ya da baskı hissi oluşabilir. Bu belirtiler, tümörün bağırsaklarda bir engel oluşturduğunu gösterebilir.

Dışkılamadan sonra hala bağırsakların dolu olduğu hissi yaygındır. Bu, tümörün bağırsak kanalını tamamen boşaltmayı zorlaştırmasından kaynaklanır. Sebepsiz yere kilo kaybı, birçok kanser türünde olduğu gibi yaşlılarda rektum kanseri için de önemli bir belirtidir. Vücut enerji kaybederken, aynı zamanda metabolizma anormalleşir. Kan kaybı, demir eksikliği anemisine yol açarak kişinin sürekli yorgun ve halsiz hissetmesine neden olur.

İç kanama nedeniyle gelişen demir eksikliği anemisi, soluk cilt, nefes darlığı gibi belirtilere yol açar. Tümörün büyümesiyle birlikte bağırsaklarda tıkanıklık meydana gelebilir, bu da şiddetli karın ağrısı, bulantı ve kusmaya neden olabilir. Tümör, mesaneye baskı yaparak idrara çıkmada zorluk ya da sık idrara çıkma isteği yaratabilir. Bu belirtiler başka hastalıklarla da ilişkili olabilir. Bu yüzden yukarıdaki belirtilerden birkaçı uzun süre devam ediyorsa mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Yaşlılarda rektum kanseri erken teşhis ve tedavisi önemlidir. Hastalığın ilerlemesini durdurmada hayati önem taşır.

Yaşlılarda Rektum Kanseri Neden Olur?

Risk yaşla birlikte artar. Genellikle 50 yaşın üzerindeki bireylerde daha sık görülür. Hücresel yaşlanma süreci, DNA hasarlarının birikmesine yol açabilir ve bu durum kanser gelişimine katkıda bulunabilir. Ailede kolorektal kanser öyküsü olan bireylerde risk artar. Özellikle Lynch sendromu gibi kalıtsal hastalıklar yaşlılarda rektum kanseri riskini artırır. Kırmızı et ve işlenmiş et ürünlerinin fazla tüketilmesi, riski artırabilir. Ayrıca düşük lifli diyetler, bağırsak sağlığını olumsuz etkileyebilir. Crohn hastalığı ve ülseratif kolit gibi uzun süreli bağırsak iltihaplarına yol açan hastalıklar, riski artırabilir. Yeterli fiziksel aktivitenin olmaması, obezite ve hareketsiz yaşam tarzı riski artırabilir. Uzun süreli sigara içme ve alkol kullanımı, riski artıran faktörlerdendir.

Sigara, özellikle bağırsak hücrelerinde mutasyonlara neden olabilir. Pelvik bölgeye radyasyon tedavisi geçmişi olan kişilerde risk artabilir. Bu, özellikle genç yaşlarda radyasyona maruz kalan kişiler için geçerlidir. Bağırsakta oluşan iyi huylu polipler zamanla kansere dönüşebilir. Yaşla birlikte polip gelişimi riski artar ve bu poliplerin kansere dönüşme olasılığı yaşlılarda daha yüksektir. Yaşlılarda bağışıklık sistemi genellikle zayıflar. Bu, vücudun kansere karşı savunma mekanizmalarının zayıflamasına neden olabilir. Bu faktörlerin birleşimi yaşlılarda rektum kanseri gelişme olasılığını artırabilir. Erken teşhisi, tedavi başarısını önemli ölçüde artırabilir. Bu nedenle, düzenli taramalar özellikle risk altındaki kişiler için önerilmektedir.

Yaşlılarda Rektum Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?

Yaşlılarda Rektum KanseriErken evre kanser durumunda, tümörün cerrahi olarak çıkarılması genellikle en etkili tedavi yöntemidir. Yaşlılarda cerrahinin riskleri artabilir. Bu müdahaleyi yapmadan önce kişinin genel sağlık durumu dikkatlice değerlendirilir. Minimal invaziv cerrahi (laparoskopik cerrahi) yaşlılar için daha az riskli olabilir. Daha küçük kesiler yapılarak kanserli bölgenin çıkarılması hedeflenir. Neoadjuvan tedavi, tümörü küçültmek ve ameliyatın daha etkili olmasını sağlamak için kullanılabilir. Adjuvan tedavi, kanserin tekrarını önlemek için cerrahi sonrasında uygulanabilir.

Radyoterapinin yan etkileri, yaşlılarda daha belirgin olabilir. Bu yüzden düşük dozlar veya daha hassas teknikler tercih edilebilir. Kemoterapi, genellikle daha ileri evrelerde veya cerrahiye ek olarak uygulanır. Ancak, yaşlılarda yan etkiler daha ciddi olabilir. Bu nedenle kemoterapinin dozu ve sıklığı hastanın genel sağlık durumuna göre ayarlanır. Oral kemoterapi ilaçları bazı durumlarda intravenöz tedaviye alternatif olabilir. Yaşlı hastalar için daha uygun olabilir. İmmünoterapi gibi hedefe yönelik tedaviler, yaşlılarda daha az yan etkiye neden olur. Bu tedaviler, kanser hücrelerini seçici bir şekilde hedefler normal hücrelere daha az zarar verir.

İleri yaşta olup tedavi sürecine uygun olmayan hastalarda palyatif bakım, yaşam kalitesini artırmak için ağrı yönetimi sağlar. Yaşamın son dönemine yönelik destekleyici tedaviler ön planda tutulur. Yaşlı hastalarda iyi bir beslenme düzeni ve uygun fiziksel aktivite, tedaviye olan yanıtı artırabilir. Genel sağlık durumunu iyileştirebilir. Tedavi sırasında kişinin beslenme durumu sıkı takip edilmelidir. Yaşlılarda rektum kanseri tedavisinde, multidisipliner bir yaklaşım benimsenir. Bu, cerrahlar, radyologlar, diyetisyenler ve fizyoterapistlerin birlikte çalıştığı bir süreçtir. Tedavi, hastanın genel sağlığına, yaşam beklentisine ve tercihine göre uyarlanır.